Küresel piyasalarda gözler ABD büyüme verisine odaklandı
“`html
ABD ekonomisinin “yumuşak iniş” senaryosuna yönelik umutlar, varlık fiyatları üzerinde etkili olurken, artan jeopolitik tehditler bu yükselişi sınırlamaya devam ediyor. Rusya ve Ukrayna arasındaki gerginliklerin tırmanması ve Fed’in enflasyonla mücadele sürecinin beklenenden daha uzun sürmesi endişeleri, piyasa dinamiklerini olumsuz yönde etkiliyor.
Jeopolitik belirsizliklerin yanı sıra, ABD başkanlığına seçilen Donald Trump’ın Fed yönetimiyle potansiyel sorunları, piyasalardaki dalgalanmaların artmasında rol oynuyor. Salı günü açıklanacak olan Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) 6-7 Kasım tarihlerindeki toplantısına ait tutanaklar, Fed’in gelecekteki politikaları hakkında önemli ipuçları sağlayabilir.
Analistler, Fed’in gelecek ay yapacağı toplantıda alacağı kararların belirsizliğinin sürdüğünü belirtirken, yeni haftada açıklanacak ekonomik verilerin para politikası üzerinde nasıl bir etki yaratacağı konusunda bazı tahminlerde bulundular.
Donald Trump’ın 20 Ocak’ta başkanlık görevine başlayacak olması, izlenecek politikaların potansiyel enflasyonist etkileri yönünde kaygıları artırırken, Trump’ın kabine oluşturma süreci de yatırımcılar tarafından dikkatle izleniyor. Geçtiğimiz hafta, Cantor Fitzgerald’ın CEO’su Howard Lutnick’in Ticaret Bakanı olarak aday gösterilmesi dikkat çekti. Hazine Bakanlığı için önerilecek isimlerin beklentileri de ”kabinede yer alacak isimler, Senato onayını aldıktan sonra göreve başlayacak” şeklinde değerlendiriliyor.
Tüm bu gelişmeler ışığında, para piyasalarında Fed’in gelecek ay faiz indirimine gitmesi beklenmiyor. Ancak bankanın Aralık ayında %52 ihtimalle 25 baz puan faiz indirmesi veya %48 ihtimalle mevcut faiz oranlarını koruması öngörülüyor.
Amerikan Merkez Bankası (Fed), ülkenin mali borcunun sürdürülebilirliğinin finansal istikrara yönelik en büyük risk olarak görüldüğünü belirtti. Fed’in Finansal İstikrar Raporu’nda, mali borçlarla ilgili endişelerin listenin ön sıralarında olduğu ifade edildi. Aynı zamanda, böylesi bir durumun Orta Doğu’daki artan gerilim ve mevcut politika belirsizliğinden kaynaklandığı vurgulandı.
Rapor, “Amerika’nın mali borçlarıyla ilgili kaygılar en çok dile getirilen riskler arasında yer alıyor. Artan Hazine ihraçlarının özel yatırımlara zarar verebilir veya ekonomik durgunluğa yönelik politika tepkilerini sınırlayabileceği kaydedildi.” şeklinde yer aldı.
ABD’nin resesyona girme riskinin de yüksek olduğu vurgulanan raporda, son altı anketin beşinde sürekli enflasyonist baskılar ve sıkı para politikalarının etkilerine dair risklerin bu kez daha az gündeme geldiği belirtildi.
Diğer taraftan, ABD’deki imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) Kasım ayında, aylık 0,3 puan artışla 48,8 seviyesine yükseldi. Hizmet sektörü PMI ise aynı dönemde 2 puan artarak 57 ile son 32 ayın en yüksek seviyesine ulaştı. İmalat ve hizmet sektörü bileşik PMI, Kasım’da aylık bazda 1,2 puan artış göstererek 55,3 seviyesine ulaştı.
Küresel ekonomi, savaş durumu ile birlikte daha riskli bir hale gelirken, Trump’ın yüksek tarifeli tehditleri risk algısını artırdı ve güvenli liman varlıklarına olan talebi artırdı. Tahvil piyasalarında alış ağırlıklı bir trend gözlemlenirken, ABD 10 yıllık tahvil faizi geçen hafta %4,41 seviyesine geriledi. Altının ons fiyatı ise haftalık bazda yaklaşık %6 artışla 2,715 dolara yükseldi.
ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu Başkanı Gary Gensler’in 20 Ocak 2025 tarihinde görevde kalacağını açıklamasının ardından Bitcoin’in fiyatı 99 bin doları aşarak rekor kırdı ve 98 bin 600 seviyeleri üzerinde dengelendi.
Brent petrolün varil fiyatı haftayı %5,3 artışla 74,6 dolardan kapattı.
NEW YORK BORSASI YÜKSELİŞTE
Trump’ın başkanlık seçimlerindeki zaferi, ABD borsalarındaki olumlu hava üzerindeki etkisini sürdürmeye devam ediyor.
Çip üreticisi Nvidia, piyasa beklentilerinin üzerinde bir bilanço açıkladı. Ancak şirketin güçlü sonuçlarının ileriye yönelik tahminleri, yüksek beklentilere karşı oldukça zayıf kaldı. Hisse senetleri, bilanço sonrası bir miktar değer kaybetmesine rağmen haftalık bazda istikrarlı bir seyir izledi.
ABD Adalet Bakanlığı’nın federal yargıçtan Google’ın Chrome’u satma zorunluluğu talep etmesi sonucunda Alphabet’in hisseleri haftalık bazda %8 oranında değer kaybı yaşadı.
Geçtiğimiz hafta bilançosunu açıklayan ABD’li perakendeci Target, beklentilerin altında gelir ve kar rakamları bildirerek yıllık tahminleri düşürmesi nedeniyle hisseleri %20 oranında değer kaybetti.
Haftalık bazda S&P 500 endeksi %1,62, Nasdaq endeksi %1,73 ve Dow Jones endeksi %1,96 yükseliş kaydetti.
Gelecek hafta pazartesi Dallas Fed İmalat Aktivite Endeksi, Chicago Ulusal Aktivite Endeksi; salı günü Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantı tutanakları, Conference Board (CB) Tüketici Güven Endeksi, Richmond Fed Sanayi Endeksi ve yeni konut satışları izlenecek. Çarşamba günü büyüme verileri, kişisel tüketim harcamaları, kişisel gelirler ve haftalık işsizlik maaşı başvuruları açıklanacak; dayanıklı mal siparişleri de takip edilecek.
AVRUPA’DA GÖZLER ENFLASYON VERİLERİNDE
Avrupa borsaları, Rusya ve Ukrayna arasındaki gerilimlerin tırmanmasıyla geçen hafta karışık bir seyir izlese de, yeni haftada enflasyon ve diğer makroekonomik veriler üzerinde yoğunlaşılacak.
Cuma günü Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde’ın yapacağı açıklamalar dikkatle takip edilecek. Lagarde, bölgede düşük riskli varlıklara olan yönelimin artış gösterdiğini aktaran önemli bilgileri paylaşacak. Ayrıca, Avrupalı liderlerin mevcut ekonomik sorunlar ile ilgili harekete geçmeye istekli olduklarını da belirtti.
Almanya Merkez Bankası (Bundesbank) Başkanı Joachim Nagel, beklenmedik şekilde gelen zayıf PMI verilerinin Almanya ekonomisinin zorlu durumunu doğruladığını ifade ederek, ECB’nin 12 Aralık’taki toplantısından önce açıklanacak verilerin Banka’nın projeksiyonlarına karar vermede kritik rol oynayacağını vurguladı.
Analistler, Euro Bölgesi ve Almanya’daki beklenenden düşük Satınalma Yöneticileri Endeksleri (PMI) verilerinin ekonomik aktivitedeki yavaşlamayı işaret ettiğini bildirdi.
Bunlar ışığında ECB’nin Aralık ayındaki toplantısında 50 baz puan faiz indirimi yapma beklentilerini artırdı.
İngiltere’de FTSE 100 endeksi %2,46, Almanya’da DAX 40 endeksi %0,58 değer kazanırken, Fransa’da CAC 40 endeksi %0,2 ve İtalya’da MIB 30 endeksi %2,04 değer kaybetti.
25 Kasım haftasında, pazartesi IFO İş Ortamı Güven Endeksi, salı Almanya’da GFK Tüketici Güven Endeksi, perşembe Avro Bölgesi’nde Tüketici Güven Endeksi Almanya’da enflasyon, cuma Avro Bölgesi tahmini Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ve Almanya’da işsizlik oranı takip edilecek.
ASYA BORSALARI GÜNEY KORE HARİÇ DÜŞÜŞTE
Asya’da geçen hafta yükselen dolar endeksi ve Çin ekonomisine dair endişelerle Güney Kore haricinde satış baskısı görüldü.
Donald Trump’ın planladığı tarifeler, borsa fiyatlarını olumsuz yönde etkiledi. Bu tarifelerin sadece Çin değil, birçok Asya ülkesi için de risk oluşturması piyasalarda olumsuz bir etki yarattı.
Uluslararası kredi notlandırma kuruluşu Moody’s Ratings, Çin’in ekonomik büyümesinin destekleyici önlemlere rağmen 2025 yılında azalma göstereceğini öngördü.
Japonya hükümeti ise iç enflasyona karşı mücadele için 250 milyar dolarlık bir ekonomik paketi onayladı. Küçük ve orta ölçekli işletmelere yönelik destekleri kapsayan pakete ilişkin konuşan Japonya Başbakanı İşiba Şigeru, ücret artışının genel büyüme için kritik önem taşıdığını belirtti.
Japonya’da çekirdek enflasyon %2,3 ile beklentileri aşarken, dolarla yen paritesinin haftalık %0,3 artışla 155 seviyesine ulaşması, Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) olası bir faiz artırımına gidebileceği spekülasyonlarını artırdı.
Kasım ayı imalat Sanayi PMI’ın %49 seviyesinde, hizmet PMI’ın %50,2 ve bileşik PMI’nın %49,8 olarak gerçekleşmesi, üretimde bir daralma sinyali verdi.
Öte yandan, Çin’in yurtdışına doğrudan yatırımları (ODI) 2024 yılının ilk 10 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre %10,6 artış gösterdi. Çin Ticaret Bakanlığı, bu dönemde yapılan doğrudan yatırımların toplamın 115,83 milyar dolara ulaştığını duyurdu.
Haftalık bazda Çin’de Şanghay bileşik endeksi %1,91, Japonya’da Nikkei 225 endeksi %0,93 ve Hong Kong’da Hang Seng endeksi %1,01 düşüş yaşarken, Güney Kore’deki Kospi endeksi %3,49 değer kazandı.
Gelecek hafta, pazartesi Japonya’da öncü endeks verileri, çarşamba Çin’deki sanayi karları, cuma Japonya’da Tokyo enflasyon verileri, sanayi üretimi, işsizlik oranı ve perakende satışlar izlenecek.
YURT İÇİNDE TCMB FAİZ KARARI BEKLENDİ
Yurt içinde geçen hafta borsa yükseliş eğilimi gösterdi. Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi haftalık bazda %1,71 artarak 9.549,89 puandan kapandı.
Dolar/TL, haftayı bir önceki kapanış seviyesinin hemen altında 34,5890’dan tamamladı.
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizini %50’de sabit tutma kararı aldı. Karar metninde, politika faizinin seviye belirlenirken, enflasyon verileri ve beklentileri dikkate alınarak bir dezenflasyon sürecinin gerektirdiği sıkılığı sağlayacağı ifade edildi. Kurul, enflasyon üzerindeki yukarı yönlü risklere karşı ihtiyatlı duruşunu tekrar vurguladı.
Ekim ayında enflasyonun ana eğiliminde bir düşüş gözlemlenirken; “Son çeyrek itibarıyla veriler, iç talebin yavaşlamaya devam ederek enflasyondaki düşüşü destekleyeceğini göstermektedir. Temel mal enflasyonu düşük seviyede kalırken, hizmet enflasyonunda iyileşme işaretleri belirginleşmiştir.” şeklinde duyuruldu.
Yeni haftada, pazartesi Reel Kesim Güven Endeksi, kapasite kullanımı; salı sektörel enflasyon tahminleri; perşembe PPK toplantı tutanakları, Ekonomik Güven Endeksi, dış ticaret dengesi; cuma ise büyüme ve TCMB Finansal İstikrar Raporu veri akışı beklenmektedir.
Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 9.600 ve 9.650 puanın direnç, 9.400 ile 9.300 seviyelerinin destek konumunda olduğunu ifade etti.
“`